CHP Gölbaşı İlçe Başkanı Engin Eren “DEĞİŞİM” dedi ve istifa etti...

CHP Gölbaşı İlçe Başkanı Engin Eren sosyal medya hesabından 'Değişim' başlığı ile paylaştığı videolu açıklamasında, tüm görevlerinden istifa ettiğini belirterek göreve geldiği yıldan itibaren yapılanların yanı sıra. CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu’nun partiye zararının büyük olduğunu ve değişimin önce CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'ndan başlaması gerektiğini söyledi.  “DEĞİŞİM” Engin Eren yaptığı paylaşım da şu ifadelere yer verdi; “Öncelikle Gölbaşı'nın öz evladı olarak sizlere seslenmek istiyorum. Cumhuriyet Halk Partisi Gölbaşı İlçe Başkanı olarak değil, tüm görevlerinden istifa etmiş bir Engin Eren olarak sizlere sesleniyorum. İlk olarak herkesin kafasındaki bazı ön yargıları silecek ve anlatmak istediklerimi daha net anlayabileceğiniz bazı bilgiler paylaşmak istiyorum. Göreve geldiğimiz 2020 yılı başından beri geçen 3.5 yılda, Gölbaşımızda 17 binin üzerinde kapıyı çaldık ve hemşehrilerimizin evine misafir olduk. Yönetim kurulunda bulunan arkadaşlarım, meclis üyelerimiz, Kadın Kollarımız, Gençlik kollarımız ve örgütümüzün kıymetli üyeleriyle gönül gönüle vererek yaptık tüm bu çalışmayı. Çalışmalarımızda hiçbir zaman parti ayrımı yapmadık. O partili, bu partili demedik. Gönül verdiğimiz Cumhuriyet Halk Partisi'nin özünü anlattık Gölbaşılı hemşehrilerimize. Bu vesile ile yaptığımız çalışmalarda emeği geçen tüm yol arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Bizler her zaman Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun arkasında durduk, yılmadan çalıştık, çabaladık. 27. Dönem Milletvekilliği seçiminde Gölbaşımızda AK Parti’nin oyu yüzde 39.76 idi. Yaptığımız çalışmalar sonrası 28. Dönem Milletvekilliği seçiminde AK Parti’nin oyunun yüzde 9’dan fazla gerilemesini sağlayarak yüzde 30.69 seviyesine kadar düşmesini sağladık. MHP’nin oyu da yüzde 18.62’den 14.98’e geriledi. Aynı dönemlerde Cumhuriyet Halk Partisi’nin oyunu yüzde 19.77’den yüzde 28.18’e çıkardık. Türkiye’de hiçbir ilçe veya il bizim gibi oy oranını yüzde 9’un üzerinde arttırmamıştır. Yani aldığım istifa kararın arkasındaki neden başarısızlık değil, sadece ve sadece “Değişim” isteğidir. Bu kararı vermemdeki en büyük nedenlerden biri de Genel Başkan Yardımcımız Sayın Bülent Kuşoğlu’nun geçtiğimiz günlerde yapmış olduğu açıklamadır. Sayın Kuşoğlu, geçmişte Abdüllatif Şener’in kurduğu Türkiye Partisi’ne, ardından da Cumhuriyet Halk Partisi’ne kapağı atmış, deyim yerindeyse paraşütle partimizin çatısına indirilmiş bir kişidir. Yani geçmişinin hiç bir yerinde Cumhuriyet Halk Partisi'nin kırıntısı bile yoktur. Yaptığı son açıklamalarla tüm Cumhuriyet Halk Partilileri kızdırmış ve adeta yediği kaba pisleyen Abdüllatif Şener'i partimizin içine sokan Kuşoğlu, verilen zararın en büyük sorumlusudur. Bu kişinin, partimizde işgal ettiği o şerefli makamı hemen terk etmesi ve istifa etmesi gerekmektedir. Tabii ki bu da yetmez… Partimizin öz evladı Beylikdüzü İlçe Başkanlığı sonrası, yüzde 30 olan oy oranımızı yüzde 50.8’e taşıyarak Beylikdüzü Belediye Başkanı seçilen, daha sonra da halkımızın şerefli oylarıyla 2 kez üst üste İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını kazanan Sayın Ekrem İmamoğlu'ndan da özür dilemesi gerekmektedir. Bu da yetmez… Hayatının her noktasında Cumhuriyet Halk Partisi’nin ruhunu hissederek yaşayan, Cumhuriyet Halk Partimizin önceki dönem Grup Başkanvekili, şu an Grup Başkanı olan Sayın Özgür Özel'den de af dilemesi gerekmektedir. Değişim ancak bu şekilde başlayabilir. Savaş meydanlarında kurulan Cumhuriyet Halk Partisi, Kuvayi Milliye'nin özüdür. Bu özü içinde hissedemeyen kişilerin de Cumhuriyet Halk Partisi’nde yeri yoktur. Sizlerin değişimden anladığınız sadece mutasyondur. Biz hücresel değişiklikten bahsediyoruz. Tepeden aşağıya kadar yapılacak bir “Değişim” istiyoruz. “Bu geminin kaptanı benim!” diyen, gerçek değişime direnen zihniyetin “Değişimini” bekliyoruz. Bizler değişimin, Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’ndan başlamasını istiyoruz. Ben ve benim gibi düşünen herkesi, partimizden, yani Cumhuriyet Halk Partisinden ihraç da edebilirsiniz. Ancak bizlerin içindeki Cumhuriyet Halk Partisi ruhunu söküp asla alamazsınız. Bizler, değişim için devrime inanan Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklarıyız. Asla yolumuzdan dönmeyiz. Asla eğilip bükülmeyiz. Asla başımızı önümüze eğmeyiz. Biz başımızı bir ANITKABİR’de Ulu Önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK’ün, bir de vatan uğruna şahadet şerbeti içen Mehmetçiklerimizin önünde eğeriz. Bizler… Ekremler gibi… Bizler… Özgürler gibi… Geminin Kaptanı ve tayfaları değişinceye kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Değişimi biz kendimizden başlatıyoruz. Tepeden Tırnağa DEĞİŞİM, Tepeden Tırnağa DEĞİŞİM, Tepeden Tırnağa DEĞİŞİM.” dedi.