AVUKATINIZ DİYOR Kİ... SEMA AKA

‘Çalıştığım işyerinde Mobbing’e maruz kalıyorum’ yakınmaları çokça duyulmaya başlandı. 

Ancak maruz kalınan hareketler gerçekten de hukuki anlamda bir Mobbing midir? 

Mahkeme kararları ve Yargıtay kararlarına göre işyerinde maruz kalınan davranışların Mobbing olarak bir hukuki değerinin olması için “aynı ortamda bulunan veya aynı organizasyona bağlı olan bir veya birden fazla kimsenin bir kişiye belli bir amaçla, sistematik bir şekilde yılgınlık, korku, tedirginlik, endişe, bunalım, bıkkınlık, sıkıntı veya kaygı oluşturacak söz, tutum veya davranışlarla psikolojik ve duygusal baskı kurarak onu belli şekilde davranmaya ya da davranmamaya, ortak alandan uzaklaştırmaya, güçsüzleştirmeye, değersizleştirmeye, aşağılamaya veya pasifize etmeye yönelik davranışlar” olarak açıklanmıştır.

Öncelikli olarak Mobbing’in işyerinde olması gerekir, bu davranışların belli bir çalışanı hedef alır şekilde ve sistematik olması zorunludur. Sürekliliği olmayan belli aralıklarla yaşanmış bir kez haksız kaba davranış Mobbing olarak değerlendirilemez. Bir Yargıtay kararında 56 yaşında evli bir kadın olan Mobbing mağduru; 14 yıl aralıksız olarak davalı bankanın İstanbul işyerinde çalışmasının ardından Adana ve farklı illerde kısa sürelerle 9 ay boyunca ve 30 kez yer değiştirmek suretiyle görevlendirilmesini Mobbing olarak kabul etmiştir.

Maruz kalınan bu durumun bu yolla davacının istifa ya da emekliliği tercih etmesi sağlanmak istenmiştir. Psikolojik tacizi en iyi gösteren uygulamalar; kendini göstermeyi engellemek, sözünü kesmek, yüksek sesle azarlamak sürekli eleştiri, çalışanı is ortamında yokmuş gibi davranılması, iletişimin kesilmesi, fikirlerine itibar edilmemesi, asılsız söylenti, hoş olmayan imalar, nitelikli is verilmemesi, anlamsız isler verilip sürekli yer değiştirilmesi, ağır işler verilmesi ve fiziksel şiddet tehdidi sayılabilir.